comment 0

24 Saat Benimle Yaşa

Dünya İç Mimarlar Günü’nü Yaşlılar için Tasarım Yaparak Kutladık!

Her yıl IFI (International Federation of Interior Architects/Designers) tarafından ilan edilen farklı bir temayla, Mayıs ayı içinde kutlanan  Dünya İç Mimarlar Günü’nü bu yıl,  Yaşar Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü ile birlikte 20-21 Mayıs tarihlerinde 2 gün süren bir etkinlikle kutladık. Yaşar Üniversitesi, “Herkes için Tasarım” konusundan yola çıkarak 2015’in temasını “Her Yaş(lı) İçin Tasarım” olarak daraltmış, daha odaklı bir tartışma ortamı oluşmasını hedeflemiş. Bu etkinlik kapsamında “Herkes için Tasarım” ve/ya “Yaşlılar için Tasarım” konularında seminerler gerçekleşti, biz de TAG Platform olarak “Herkes için Tasarım” konusunda bilgilendirme yaptık, projelerimizden bahsettik. Herkes için Tasarım’ın anlamı üzerinde durduk.

 

 

İki günlük atölye çalışmalarının ilk gününde bu etkinliğe ortak olan Narlıdere Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’ndeydik. TAG Platform’un atölyesi “24 SAAT BENİMLE YAŞA”, bir yaşlının 24 saatini deneyimlemek üzerine kurgulandı. İlk gün huzurevinde bize verilen mekanı bir tiyatro sahnesi gibi kullanarak, banyo, wc, mutfak, yaşam alanı, uyuma alanı v.b. tüm alanları kurguladık. Öğrenciler dönüşümlü olarak yaşlı rolünü üstlendi. Atölye yürütücüleri yaşlı rolündeki öğrenciyi yönlendirdi. Öğrenci, bir yaşlının hayatını yaşamaya başladığında diğerleri de bunu gözlemledi. Atölye yürütücüleri bu öğrencinin olası tüm sorunlarla karşılaşmasını sağlayarak çözümleri öğrencilerin bulmasını istedi. İnteraktif bir oyuna dönüşen bu çalışma ile birlikte “yaşlı-mekan-yaşam” ilişkisi üzerine konuşuldu, tartışıldı.

İkinci gün atölye katılımcıları iki gruba ayrıldı. Birinci grup Narlıdere Huzurevi’nin geçici konaklama için kullanmak istediği bir binanın tasarımına öneri geliştirdi. İkinci grup ise, ilk gün deneyimlediklerini herkese aktarabilecekleri bir şekilde bilgilendirici bir sunum hazırladı. Bu sunumda öğrenciler sıradan planlanmış bir evin, bir yaşlının yaşamı için tekrar planlanmasını aktardı. Değişiklikler ne için yapıldı, nelen yeniden düzenlendi gibi soruların cevapları tek tek mekan görüntüleriyle verildi.

Bu çalışmayı TAG Platform kurucuları Banu Binat ve Neslihan Şık yürütürken onlara bu etkinliğe Almanya’dan katılan Demans Koçu Figen Erkaan eşlik etti. Kısa bir deneyim yaşatılması ile gençler, yaşlılar için düşünmeye, onların hayatını kolaylaştıracak tasarımlar yapmaya başladı. Tasarım’da teknoloji, yenilik, sonsuz yaratıcılık değil, önce insan, önce işlevsellik, önce güven diyerek ideal çözümleri ortaya çıkarmayı öğrendiler.

TAG Platform olarak tüm atölye katılımcılarımıza, Yaşar Üniversitesi Ekibine ve Narlıdere Huzurevi Yönetimi’ne teşekkür ederiz.

 

Mesaj Bırakın